Bu Makalede "Telif Hakkı Nedir" sorusu temelinde aşağıdaki maddelere göre açıklamalar yapılacaktır.
1) Telif hakkı nedir?
2) Telif hakkı nasıl sembolize edilir?
3) Ne tür eserler telif hakkına tabidir?
4) Telif Hakları nasıl korunur?
5) Telif Haklarının Özellikleri Nelerdir?
6) Telif Hakkı Kaç Yıl Süreyle Korunur?
7) Telif Hakkının Mali yönü - Telif Haklarının Devri ve Mali yönü
Şimdi Telif Hakkı ile ilgili konuları sırayla açıklamaya başlayalım
1) Telif hakkı nedir?
Telif hakkı, bir ürünün kullanılması ve yayılması ile ilgili hakların, yasalarla belirli kişilere verilmesini ifade eder. Kişinin her türlü fikri emeği ile meydana getirdiği ürünler üzerinde hukuken sağlanan haklar olarak da tanımlanmaktadır.
2) Telif hakkı nasıl sembolize edilir?
Birçoğumuzun aslında aşina olduğu telif hakkının sembolü çember içinde bir “C” harfidir. © harfi üzerinde bulunduğu ürünün telif haklarının korunduğunu belirtir ve İngilizce “copyright” kelimesini ifade eder. Karıştırılma ihtimaline karşın markaların tescilli olduğunu gösteren harf ise çember içinde ‘R’ harfidir. ®
3) Ne tür eserler telif hakkına tabidir?
Telif hakkı sahipliği, bazı istisnalarla birlikte telif hakkı sahibine eseri kullanmaya ilişkin münhasır hak verir. Birisi orijinal bir eser oluşturduğunda, fiziksel bir ortamda eserin telif hakkına otomatik olarak sahip olur.
Telif hakkı koruması için pek çok eser türü uygundur, örneğin:
- TV şovları, filmler ve çevrimiçi videolar gibi görsel-işitsel eserler
- Ses kayıtları ve müzik besteleri
- Dersler, makaleler, kitaplar ve müzik besteleri gibi yazılı eserler
- Resim, poster ve reklam gibi görsel eserler
- Video oyunları ve bilgisayar yazılımları
- Tiyatro oyunu ve müzikal gibi drama eserleri
Daha fazla bilgi almak isterseniz bir hukukçuyla da görüşebilirsiniz.
4) Telif Hakları nasıl korunur?
Telif hakları, ülkemizde fikri haklara ilişkin en temel kanun olan Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ile korunmaktadır. Bu kanunun amacı, fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahipleri ile bu eserleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmektir.
5) Telif Haklarının Özellikleri Nelerdir?
Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında korunan eserler, eserin yaratıldığı andan itibaren başlayan doğal bir korumadan yararlanır. Telif Hakkının doğması için sınai haklarda olduğu gibi (marka, patent) tescile gerek yoktur. Ancak bazı eser/ürün çeşitleri açısından Telif Hakları Genel Müdürlüğü nezdinde zorunlu kayıt-tescil işlemi yapılması gerekmektedir. Örneğin; yerli ve ithal bilgisayar oyunlarına ilişkin zorunlu kayıt-tescil işlemi yapılması gerekmektedir.
Her ne kadar zorunlu kayıt-tescil sistemi istisnai olsa da yani eserin genellikle tescile gerek kalmaksızın korunmadan yararlanmaya başlasa da, eser üzerindeki hakların korunması ve özellikle hak sahipliklerinin belirlenmesinde ispat kolaylığı sağlanması amacıyla bazı işlemlerin yapılması mümkündür. Bunun iki yolu vardır;
- Telif Hakları Genel Müdürlüğüne yaptırılacak olan ve ispat kolaylığı sağlayacak tescil ile.
- Bir diğer yol ise eser sahibinin söz konusu eseri kendisinin meydana getirdiğini ve bu eser üzerindeki tüm hakların kendisine ait olduğunu içeren beyanının noter tarafından düzenlenmesi ya da onaylanması mümkündür.
Telif hakları soyut niteliğe sahiptir. Telif hakları ile koruma altına alınan, insan düşüncesinin yarattığı maddi olmayan mallardır. Telif hakları somutlaştığı maddeden ayrı ve bağımsız bir hukuki değere sahiptir.
Telif haklarında ‘ülkesellik ilkesi’ geçerlidir. Koruma hangi ülkede talep ediliyorsa koruma şartları o ülke mevzuatına göre belirlenir ve hak sadece o ülkenin sınırları içerisinde korunur. Ancak ülkesellik ilkesi, yabancıların Türkiye’de, Türk Hukuku çerçevesinde korumadan yararlanmasına engel değildir. Benzer şekilde Türk vatandaşları da yabancı ülkelerde korumadan belli şartlar çerçevesinde yararlanır.
6) Telif Hakkı Kaç Yıl Süreyle Korunur?
Telif Hakkı Süresi nedir? Son dönemin en çok sorulan sorusu... Fikri haklar belli bir süre boyunca korunurlar. Koruma süresi, eser sahibi yaşadığı sürece ve ölümünden itibaren 70 yıldır. Eser sahibi tüzel kişiyse, koruma süresi aleniyet tarihinden itibaren 70 yıldır.
Eser sahibi belli değilse, koruma süresi eserin aleniyet kazanmasından itibaren 70 yıldır. Koruma süresi eser alenileşmediği sürece işlemeye başlamaz.
Koruma sürelerinin dolmasıyla birlikte eser sahibine tanınan çoğaltma ve yayma hakkı gibi mali haklar sona erer. Bu sebeple koruma süresi dolmuş eserler, eser sahibinden izin alınmaksızın serbestçe kullanılabilir. Süreler dolunca kural olarak bu haklar kamuya mal olur ve bunlardan yararlanmak serbest hale gelir.
7) Telif Hakkının Mali yönü - Telif Haklarının Devri ve Mali yönü
Telif haklarının doğrudan sahipleri ya da yasal mirasçılarınca, satılması veya bunlar üzerindeki mevcut hakların devir ve temlik edilmesi veya kiralanması suretiyle elde ettikleri hasılat, serbest meslek kazancı sayılmaktadır. Diğer taraftan, telif haklarının sahipleri ya da kanunî mirasçıları olmayan kişilerce kiralanması ise gayrimenkul sermaye iradı ve elden çıkarılması (satılması-devir veya temlik edilmesi) ise değer artış kazancı olarak sayılmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 18. maddesine, 7194 sayılı kanun ile yapılan değişiklikle eklenen son fıkra hükmüne göre ve 1/1/2020 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere, telif haklarının doğrudan sahipleri ya da kanunî mirasçılarınca, satılması veya bunlar üzerindeki mevcut hakların devir ve temlik edilmesi veya kiralanması suretiyle elde ettikleri hasılat, gelir vergisinden istisna tutulmuşsa da bu yalnızca, bu madde kapsamındaki kazançları toplamı kanun'da yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşmayanlar için geçerlidir. Bu bağlamda, 500.000,00 tl'nin üzerindeki telif hakkı kazançları, bu istisnadan faydalanamazlar ancak ilk dört dilime giren telif hakkı kazançları istisnasının, GVK'nun 18. maddesine göre, tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü olmadığından stopaja tabi olduğu ve dördüncü dilimi aşan kazançlarda ise tevkifat yapma yükümlülüğünün bulunmadığı görülmektedir.